Bu yıl oyun dünyasında en çok merakla beklediğim yapımlardan biri kesinlikle Ghost of Yotei oldu. Sucker Punch’un önceki işleriyle aram, özellikle Infamous serisi ile pek iyi değildi. Ancak stüdyonun “Ghost of Tsushima” ile yakaladığı başarı ve sunduğu eşsiz deneyim, benim oyunlara bakış açılarını kökten değiştirdi.
Oyunun Teması ve Anlatısı
Öncelikle belirtmeli ki Ghost of Yotei inceleme yazısının temelini oluşturan unsur oyunun hikâyesidir. Ghost of Tsushima, birçok teknik eksikliğe rağmen, samurayın onur ve vatan temelli dramatik yolculuğuyla oyunculara unutulmaz bir deneyim yaşattı. Ancak Yotei, bambaşka bir anlatı biçimiyle karşımıza çıkıyor. Oyunun merkezinde saf bir intikam hikâyesi yer alıyor. Tsushima’dan 300 yıl sonrasını konu alan bu yapım, sadece birkaç küçük göndermeyle eski oyuna bağlı kalıyor; ancak kendi başına tamamen özgün bir dünya ve karakter sunuyor.

Ana karakter Atsu ailesine yapılan hain saldırı nedeniyle öfkeyle yanıp tutuşan, intikam arzusuyla dolup taşan bir figür. İlk bakışta klişe gibi görünse de, Ghost of Yotei bu hikâyeyi özgün ve derinlemesine işleyerek oyuncuyu karakterin duygusal yolculuğuna başarıyla dahil ediyor. Atsu’nun yaşadığı kimlik çatışmaları, zihinsel değişimleri ve gelişimi oldukça etkileyici bir şekilde sunuluyor. Oyun boyunca Atsu’nun iç dünyasına ve motivasyonlarına şahit olmak, bu yapımı sadece bir aksiyon oyunu olmaktan çıkarıp psikolojik bir deneyime dönüştürüyor.
Oyuncuya Sunulan Özgürlük ve Yol Seçimi
Bir diğer dikkat çekici nokta ise oyunun oynanış tasarımı. Sucker Punch, Ghost of Yotei’de oyunculara önemli bir karar özgürlüğü sunuyor. Toplamda altı ana düşman hedef olarak belirlenmiş ve oyuncunun hangi düşmanı önce avlayacağı tamamen kendi seçimine bırakılmış. Bu tasarım Ubisoft’un yeni Assassin’s Creed oyunlarındaki açık dünya yaklaşımını anımsatıyor fakat doğrudan bir kopya değil; Yotei, bu yapıyı kendi oyun mekanikleri ve hikâye örgüsüyle özgünleştiriyor.
Her düşmanın peşine düşmek, oyunda yeni bir maceranın kapısını aralıyor. Bu sayede haritanın sınırlı büyüklüğüne rağmen oyuncu, geniş ve çeşitli bölgelere dağılmış farklı görevler aracılığıyla keşif hissini yitirmiyor. Bu özgürlük, oyuncunun kendi intikam yolculuğunu şekillendirmesine imkan tanıyor ve her seçim oyunun akışını, düşmanların tavrını ve hikâyenin gelişimini etkiliyor.
4 Kişilik Oyunlar Neler? Kalabalık Arkadaşlarla Oynanacak Oyunlar adlı yazımızı da okuyun!
Dünya Tasarımı ve Görsel Sunum
Ghost of Yotei inceleme yazısında değinmeden geçemeyeceğim bir diğer unsur, oyunun görsel kalitesi ve atmosferidir. Sucker Punch, Ezo’nun vahşi ve büyüleyici doğasını başarılı şekilde dijital ortama taşıyarak oyuncuya gerçek bir hayalet savaşçı deneyimi sunuyor. Oyunu PlayStation 5 Pro’da deneyimleme şansım oldu ve grafiklerin yanı sıra çevresel detayların kalitesi beni gerçekten etkiledi. Dağlar, ormanlar, nehirler ve karla kaplı vadiler arasında yol alırken, atmosferin içine tamamen çekilmek mümkün oluyor.

Ses tasarımı ve müzikler de oyunun atmosferini tamamlayan güçlü unsurlar arasında yer alıyor. Tsushima’daki müziklerin kalitesini devam ettiren Yotei her anı duygusal ve yoğun bir şekilde yaşatmak için uygun müzikleri ve ses efektlerini ustaca kullanıyor. Özellikle keşif anlarında ya da yoğun dövüş sahnelerinde çalan melodiler, deneyimi derinleştiriyor.
Oynanış ve Silah Çeşitliliği
Sucker Punch’un önceki oyunu Tsushima’da kılıç duruşları önemli bir mekanikti; ancak Yotei, bu sistemi tamamen yenileyerek çok daha geniş ve çeşitli bir silah yelpazesi sunuyor. Toplamda beş farklı yakın dövüş silahı bulunuyor ve her biri farklı düşman türlerine karşı avantaj sağlıyor. Bu silahların ustalarından eğitim alarak yeni teknikler öğrenmek ve silahları geliştirmek, oyunun oynanış derinliğini artıran bir diğer unsur.

Atsu’nun samuray olmaması, onun farklı dövüş taktikleri geliştirmesine olanak sağlıyor. İntikam arzusuyla hareket eden karakter, her türlü avantajı kullanmayı iyi biliyor ve bu da oyuncuya çeşitli taktik seçenekleri sunuyor. Ayrıca menzilli silahlar ve yardımcı araçlar da oyunda önemli bir yer tutuyor. Bunların hepsi hem yetenek ağacı hem yan görevlerle geliştirilebiliyor ve yeni özellikler kazanıyor.
Yan Görevler ve Dünya Etkileşimi
Ghost of Tsushima’da eksik kalan yan karakterler ve yan görevler, Ghost of Yotei’de çok daha özenli ve etkileyici şekilde işlenmiş. Yan görevler, sadece görev tamamlamaktan ibaret değil; çoğu zaman derin ve sürükleyici hikâyeler içeriyor. Bazı klasik aktiviteler (tilki kovalamak, kaplıca ziyaretleri gibi) oyunda tekrar edilse de, genel olarak yan görevlerin kalitesi yüksek ve oyuncuyu motive edici nitelikte.
Dünya içi etkileşimler de canlı ve anlamlı. Oyuncunun attığı her adımın, özellikle düşmanlar arasındaki itibarının oyun dünyasında yankı bulması güzel düşünülmüş. Ancak bu özgürlük zaman zaman ufak mantık hatalarına neden olabiliyor. Örneğin, bir düşman çoktan yenilmiş olmasına rağmen oyunda diyaloglarda hala hayatta gibi gösterilebiliyor. Bu tür ufak tecrübeler oyunun ana hikâyesinde gözlemlenmese de yan içeriklerde ara ara karşınıza çıkabiliyor.

Ghost of Yotei inceleme bağlamında oyunu Sucker Punch’un sunduğu özgün bir intikam hikâyesi olarak tanımlamak mümkün. Yotei, teknik açıdan kusursuz olmasa da, güçlü anlatısı, derin karakter gelişimi, muhteşem görselleri ve etkileyici oynanış çeşitliliğiyle oyuncuları kendine bağlıyor. Özgürlük ve seçim mekanikleri, oyuna tekrar oynanabilirlik katıyor ve dünyayı keşfetme hissini canlı tutuyor.
Oyunun en büyük artısı, Atsu’nun içsel yolculuğunu detaylı ve inandırıcı şekilde sunması; en büyük eksiği ise bazen seçimlerin oyunun diğer alanlarında yarattığı etkilerin yeterince güçlü ve tutarlı şekilde hissedilmemesi. Ancak bu eksiklere rağmen Ghost of Yotei, özellikle Ghost of Tsushima hayranları ve açık dünya aksiyon oyunlarını sevenler için mutlaka deneyimlenmesi gereken bir yapım.
Bu anlamda oyun sektörüne yeni bir soluk getiren Ghost of Yotei inceleme yazısında dile getirdiğim tüm olumlu ve olumsuz yönler, oyunun genel başarısını gölgeleyecek nitelikte değil. Sucker Punch, bu yeni macerasıyla oyuncuları etkileyici bir intikam hikâyesi yolculuğuna davet ediyor ve başarılı bir şekilde bunu gerçekleştiriyor.